Evlerimizin neşesi kediler de tıpkı bizler gibi belli düzeyde vitamin, mineral, kalsiyum, protein vb. diğer besin değerlerini almaya ihtiyaç duyarlar. Aslında kediler tabiatları gereği avcı olduklarından, doğal yaşam alanlarındayken avlanarak ve etrafta buldukları bitkilerle besleniyorlardı. Nitekim şu an halen sokak kedilerinin durumu buna yakındır. Çünkü sokakta yaşayan kediler de, nerede ya da hangi çöplükte yiyecek bir şey bulurlarsa onu yerler. Fare, böcek ve diğer tüm haşereler onların gıdaları olabilir. Ancak günümüzde sokak kedileriyle eşdeğer popülasyona sahip olan ev kedileri, sokakta yaşayan kedilerle beslenme noktasında aynı durumda değiller. Zira evcilleştirilip ev düzenine, ev yemeğine ya da özel mamalara ve evdeki hayat temposuna alışmış kedilerin; evcil olmayan kediler gibi beslenmeleri ve hayatlarını sürdürmeleri beklenemez. Suyun henüz filtrelenmediği nehirlerden, derelerden ve hatta yağmur yağdıktan sonra oluşan su birikintilerinden bile çok rahat bir şekilde su ihtiyacını karşılayan kedilerin kimyası buna uygun şekillenir. Tabir yerindeyse aynı esnekliği ev kedilerinden beklememiz mümkün değil. Ev kedileri, pek çok bakteri kaynaklı veya mikrobik hastalıklara yakalanabilirler. İşte tüm bu yaşam standardından kaynaklanan farklılıkları göz önünde bulundurduğumuzda, kedinizin ortalama besin gereksinimlerini doğru ölçüde karşılamak adına sizler için derlediğimiz listeye bir göz atmanızı öneririz.
- Et: Kırmızı ya da beyaz et; bizler için vücudumuzun dengesini sağlıklı bir şekilde sağlamada ne kadar önemliyse, minik patilerimiz için de aynı hayatî öneme sahiptir. Miyavliyo.com’un (en iyi kedi bloglarından biri) önerdiği gibi; özellikle ciğer kediler için vazgeçilmez bir lezzet olup, en sevdikleri gıdalardan ilkidir diyebiliriz. Aynı zamanda bedensel sağlıkları için de yeri doldurulamaz bir protein kaynağıdır. Öte yandan ciğerde bulunan A vitamini kedimizin kas ve kemik gelişimi için oldukça önemli bir rol üstlenir. Ayrıca ciğerde; demir, çoklu ve tekli doymamış yağ oranları, magnezyum, karbonhidrat gibi metabolizmalarının temel yapı taşı niteliğindeki besin değerleri de çok iyi düzeyde olduğundan kedinizin favori yiyeceği olmayı fazlasıyla hak ediyor. Ancak dikkat etmeniz gereken husus hangi eti veriyorsanız verin fark etmez; kesinlikle iyi piştiğinden emin olun. Aksi halde insana dahi bulaşabilen pek çok çeşitli bakteriler çiğ etten bulaşır ve yayılım gösterir.
- Ton Balığı: Şahane bir omega-3 kaynağı olan ton balığı; tek başına bile kediniz için bir ziyafet olmaya yeterlidir. Sevimli çocuğunuz aslında balığın her türlüsüne bayılır. Fakat ton balığı yüksek besleyicilik kıyaslaması yapıldığında kediler için daha uygun ve daha besleyicidir. İçinde fosfor, selenyum, a ve d vitamin gruplarının tamamı dahil olmak üzere pek çok zengin vitamin ve mineral kombinasyonlarını barındırır. Konserve halinde vereceğiniz ton balığının yağını; kedinize takdim etmeden önce süzmeyi ihmal etmeyin. Fazladan yağ almak miniğinizin vücut yükünü her anlamda arttıracağı için, daha az yağlı balıkları tercih etmeniz iyi bir seçenek olabilir.
- Süt ve Süt Ürünleri: Çoğumuz biliriz; sütün içine biraz ekmek doğrayıp kedilere vermek en klasik kedi mamasıdır. Ancak bu sıradan, herkesin bildiği besinleri kedinize verirken dikkatli olmalısınız. Süt; kalsiyum açısından çok yüksek değere sahip bir besindir. Kalsiyum şeker bebeğinizin kemik sağlığı için çok gerekli ve kesinlikle beslenme akışında olması gereken bir maddedir. Bunu da en iyi değerde alabilmek için süt olmazsa olmazdır. Ancak tüm faydalarınnı ve besleyici olmasının yanı sıra; sütte aynı zamanda yüksek oranda da laktoz vardır. Laktozun en bilindik yan etkisi hazımsızlık yapmasıdır. Hazımsızlık da kedinizi ciddi anlamda rahatsız edebilecek bir durumdur. Kedinizin sindirim sistemini yormamak için sütü suyla seyreltip vermenizde yarar var. Yani sütü; kedinize suyla karıştırıp vermelisiniz. Tok tutma süresinin uzamasını isterseniz içine biraz ekmek ya da kedi krakerlerinden ekleyebilirsiniz. Ama önemli olan şu ki; ekmeğin tam buğday unundan yapılmış olması ve krakerlerin de sadece kedilere özel üretilmiş olanlarından tercih edilmesi daha yerinde bir karar olacaktır.
- Sebze: Hücrelerin onarımı ve yıkım sonrası yapılanması için sebze hayat idamemizde çok fazla büyük bir öneme sahip besin grubundandır. Kedilere sadece protein ağırlıklı besin ve mamaların verileceğini sanıyorsanız fena halde yanılıyorsunuz demektir. Çünkü kedilerin bünyeleri de hemen hemen bizler kadar sebzelere ihtiyaç duyarlar. Elbette proteinin yeri ayrı, protein de karşılanması gereken bir besin gereksinimi ancak sebzelerin içinde bulunan vitaminler de kediler için oldukça gerekli. Örneğin hazım sorunu ve kabızlık problemi yaşayan bir kediye pişmiş bezelye ya da pişmiş bal kabağı vermek, onun bu sıkıntısını gidermede oldukça etkili olacaktır. Ayrıca bezelye, kabak, brokoli, havuç, yeşil fasulye, patates gibi sebzelerin kedinize faydaları saymakla bitmez. Sağlıklı bir kedi beslenmesinde yer alması gereken tüm bu sebzeler; kedinizin bağışıklık sistemini ayakta tutacak, kansere karşı koruyuculuk sağlayacak ve aynı zamanda kilo kontrolünde de inanılmaz etkili olacak gıda sınıfındandır.
Dikkat! İyi Pişirmek Önemli
Kedinizin yiyeceği; konserve dışındaki et ve sebze gibi gıdaları muhakkak belirli bir ısıda iyice pişirip vermelisiniz. İyi pişmemiş sebze ve etler çok fazla bakteriyel enfeksiyon ve mide hastalıklarına sebep olabilir.
Şirin dostlarımızın ihtiyacı olan besinleri bilmeniz yeterli değildir. Her gıda her kediye yaramayabilir. Kedinizi tanıdıkça, onu keşfedeceksiniz ve yararlı olan tüm bu besinleri en doğru şekilde tasnif edeceksinizdir. Yukarıda sayılan tüm besinler, artık mamaların içeriklerine de ekleniyor. Miyavliyo’da okuduğum en iyi mama markaları konulu bir yazıda, sebze içeren, protein içeren özel kedi mamalarından detaylı bir şekilde bahsediliyor. Üstelik mama seçimi yaparken dikkat edilmesi gerekenlere -oldukça ayrıntılara değinilerek- detay verilmiş. Eğer mini patinizin beslenmesi konusunda bir araştırmaya girişecekseniz, mutlaka göz atmalısınız. Patili günler.
